Yazan: Barış Bıçakçı İLETİŞİM YAYINLARI - 2016 İlk baskı Eylül-2004 Sayfa Sayısı : 167
Bizim Büyük Çaresizliğimiz benim Barış Bıçakçı ile tanışma
kitabım. İyi ki de tanışmışım. Yazım dili o kadar duru, o kadar samimi ki bayıldım..Okurken insan kendini karşılıklı sohbet ediyormuş gibi bile hissedebiliyor.
Bu okuduğum kitap dostluk üzerine ve mükemmel şekilde kurgulanmış. Kısaca bahsetmek istiyorum çünkü bu kitap uzun uzun yorum yazılacak türden bir kitap değil :)
Ender ve Çetin ; çocukluklarından
beri çok iyi iki dost. Zaman zaman aynı
şehirde yaşamıyor olmalarından kaynaklı ayrılıkları olmuş ama en sonunda Ankara’da
bir araya gelmişler ve aynı evi paylaşmaya başlamışlar. Her şeyi Ender’in ağzından dinliyorsunuz. Hatta
şöyle de denilebilir. Bu kitap, Ender’in
Çetin’e yazdığı bir mektup.
Hikaye; bu iki dostun yakın arkadaşları olan ve yurt dışında
yaşayan Fikret’in Türkiye’de bir trafik kazası geçirmesi ile başlıyor. Fikret
yaralandığı bu kazada Ankara’da yaşayan anne ve babasını kaybediyor. Geride sadece öğrenci olan kız kardeşi Nihal kalıyor.
Bir süre sonra Fikret tekrar yurt dışında dönmesi gerektiği için kız
kardeşi Nihal’i okulunu bitirene kadar kalması için ( iki yıl ) çok güvendiği bu iki arkadaşına emanet ediyor.
İlk başlarda bizim iki dost evde bir başkasının varlığından rahatsız oluyorlar.
Nihal de anne ve babasını kaybetmenin verdiği acı, yalnız kalmış olmanın onda
yarattığı kötü ve uyumsuz ruh hali ile önce onlarla iletişim kuramıyor olsa da bu durum değişiyor ve birbirlerine
alışıyorlar.
Ancak sonrasında Ender ve Çetin bu genç kıza aşık oluyorlar.
Kurgu bunun üzerine kurulmuş diye düşünüyorsunuz baştan ama bu büyük bir
yanılgı.
Yukarıda da söylediğim gibi
hikayenin özü bambaşka..
Dostluğun en güzeli var, vefa var, samimiyet var… Var
da var..
En önemlisi kendinizden mutlaka ama mutlaka bir şeyler
bulacağınız cümleler var..
Sevgiyle..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder