20 Haziran 2016 Pazartesi

MUCİZE






Merhaba
MUCİZE .. Bu kitaba BA-YIL-DIM..


Sanırım 1,5 günde filan bitti. O kadar güzeldi ki.. Hem ağladım, hem güldüm. Ve bu kadar uzun zamandır okumayıp beklettiğim için de kendime çok kızdım. Aslında kitabı okumaktan sanırım biraz çekiniyordum. Bir çocuğun zorlu mücadelesini okumaya dayanamayacakmışım gibi geliyordu. Ama August öyle bir çocuk ki.. Size bir çok yerde ders niteliğinde göndermeler yapıyor.

Ve hikaye inanın bana hiçbir şekilde dramatize edilmemiş..

Bu kitabı okumayan kimse kalmamıştır muhtemelen ama yine de biraz bahsedeyim.

August kitaba "Yüzümü tarif etmeyeceğim, büyük ihtimalle tahmin edebileceğinizden daha kötüdür." diye başlıyor.

Ancak okuduğunuzda görüyorsunuz ki ; bu yüz anormolisi dışında diğer çocuklardan hiç ama hiç farkı yok. Tam bir Star Wars hayranı, dondurma seviyor. Xbox’da oyunlar oynuyor.

Hikaye bir çok kişinin ağzından anlatılmış. Bence bu hikayeye daha farklı bir tat katmış. Çünkü küçük kahramanımızı bir çok kişinin bakış açısı ile tanıyorsunuz.

Neyse Bizim sevgili August beşinci sınıf öğrencisi olan bir çocuk. O döneme kadar okula gitmeden evde eğitim almış. Ancak artık okula gitme vaktinin geldiğini düşünen bir ailesi var. Aile içerisinde biraz zor alınmış ama doğru alınmış bir karar ile August okula başlıyor.

Bundan sonrasında bu özel çocuğun yaşadıklarını, etrafındaki insanların onunla birlikte yaşadıklarını okuyorsunuz..

Mükemmel bir hikaye..  

Ben kitabı bitirdikten sonra diğer yorumları okumak için internette dolaşırken bizi gerçek August’lar ile tanıştırmak için bir video hazırlanmış..




Bol okumalı,  keyifler günler..

ADA ve ADA-Sırlar Çözülüyor

Merhaba
Mayıs ayında okuduğum kitaplarını yorumlarını bir türlü girmeye fırsat bulamadım. Haziranın neredeyse sonuna yaklaştık L Tabii  hal böyle olunca yeni okuduklarımda eklendi ve birikti de birikti.  Şimdi de içinden çıkılmaz bir hal aldı. Yorumlarını girmem gereken 10 kitabım var, elimden geldiğince hızlı tamamlamaya çalışacağım.

Neyse lafı daha fazla uzatmadan ufak ufak başlıyım.  



ADA’nın ilk kitabı uzun süredir okunacaklar rafımda bekliyordu. Bir türlü elime alamamıştım. İkinci kitabı çıkınca hah dedim işte fırsat hemen aldım ve ikisini de arka arkaya okudum.  “Mayıs ayında okuduklarım” yazımda da söylediğim gibi çok çok keyifli bir okuma süreciydi.  Çok akıcıydı , kurgusu iyiydi. Distopya sevenlerin mutlaka kitaplıklarında bulundurmak isteyeceklerini düşündüğüm bir seri.

İlk kitap , 13-19 yaş arasındaki bir grup çocuğun nerede olduğunu, nasıl oluştuğunu bilmedikleri bir adaya düşmelerini ve oradaki yaşam mücadelelerini anlatıyor.

Hepsinin ortak noktası,  bir anda kendilerini bir sıcak hava dalgası içinde bulmaları ve çıplak bir halde bu kimsenin var olduğunu bile bilmediği adada uyanmaları.

Charley de bu şansız gençlerden olan 17 yaşında bir kız .O da  bir öğlen kendisini korkunç bir sıcak hava dalgası içinde buluyor ve  çıplak bir şekilde adada uyanıyor. İlk 12 günü tek başına geçiren Charley’i adadaki diğer çocuklardan olan Thad buluyor. Thad adadaki çocukların lideri ve uzun süredir orada .Ve ada da öyle bir gerçek var ki ; 365 gün içinde adanın herhangi bir yerinde açılan kapılardan çıkamazsan ölüyorsunuz. Thad'inde sanırım Charley ile karşılaştığında yaklaşık 87 günü vardı.. Bu da çok uzun bir zaman değil. 

Kitap bu iki karakterin ağzından anlatılıyor. Ben ikisini de çok sevdim. Diğer karakterlerin bir çoğu  da çok sevimliydi özellikle Jason ve Rives. İlk kitabın son sayfaları Thad’in adadaki son günlerini anlatan kısımlar ve benim heyecanımın tavan yaptığı bölümler. Kitabı serviste eve giderken bitirmiştim. Birde tam Cuma akşamı trafiğinde, eve gidene kadar söylendim durdum. Keşke ikinci kitabı da yanıma alsaydım diye.. Çünkü gerçekten bir an önce devam etmek istiyorsunuz.
Vee  eve geçince de hemen ikinci kitaba başladım.

ADA- SIRLAR ÇÖZÜLÜYOR

İkinci kitap , adadan ayrılan ve yeni katılanlar ile devam ediyor.. İlk kitap da bize hikayeyi Charley ve Thad anlatıyordu ve birbirlerine aşıktılar. İkinci kitap da ise hikayeyi Rives ve Skye’dan dinliyoruz ve onlarda birbirlerine aşık J
Bu kitap da birincisi kadar iyiydi bence.. Bunu da bir çırpıda okumak istiyorsunuz.. Sayfaları hızlı hızlı geçmek için özellikle bazı bölümleri nerdeyse nefes almadan okuyorsunuz. Yani en azından bendeki durum buydu. Rives ve Skye bu kitapta Ada’nın sırrını çözmeye kararlılar , ancak ilerledikçe karşılarına çıkan olaylar çok riskli ve yaşamı tehdit eder şekilde tehlikeli.
Daha fazla detay vermemeliyim. Eğer hala okumamış olan arkadaşlar varsa bence okuyun.  Kesinlikle sıkılmadan bir çırpıda okuyacağınızı düşünüyorum.



Üçüncü kitap NIL ON FIRE ne zaman Türkiye’de yayında olacak bilmiyorum ve  heyecanla bekliyorum :)

Bol okumalı, keyifli günler dilerim..